Son Yorumlar

    ANLATILAR
    > Furkan Çolak | Hazretin Çağrısı

    > Furkan Çolak | Hazretin Çağrısı

    Elinde koçbaşları, sur önünde atları Timur Leng’in, diyelim ceplerine doldurabildiği  kum kalacak ona yağmadan | Erkenden bitmişti sigarası, en eski taşlarının üstünde şehrin, oturuyordu. Ona İsmail deyin. Çünkü o bitirim bir öksüz, hor kullanılmış bir gemidir. Kaybolsa da güvenmiyor mu onu oradan çıkaracak define bulucuya? Üstelik yağmadan kalan kum üstünü örtmeye yetmeyecektir, ona sorarsanız hazine...
    > Ozan Çınar | İfrit Söylemi

    > Ozan Çınar | İfrit Söylemi

    İfrit Söylemi Yazdıklarınızı onaylattığınız engizisyonun Kapısını tırmalayarak edindiğiniz kadife kutulu ev süsleri. Ağız birliğinin ve aynı kaba yaratmanın güveniyle Yobaz dil adamlarının dağıttıkları cennet tapuları. Okur odaklı hizmet sektörünüz, tatil köyü romanlarınız, Kadife ceketli duayenleriniz, yaratıcı yazarlık kursiyerlerinizle Gözlerinizi duyarlılığımıza dikmiş değer dileniyorsunuz. #KaybedeneYaranmaEdebiyatı #EtnisiteyeYaranmaEdebiyatı #VeganlaraYaranmaEdebiyatı#HayvanlaraYaranmaEdebiyatı #KadınlaraYaranmaEdebiyatı #EşcinsellereYaranmaEdebiyatı #EdebiyataYaranmaEdebiyatı #NeİstiyosaVerSiktirsinGitsinEdebiyatı Biz o çöplüğü tanımıyoruz çünkü yanlış...
    > Fatma Nur Kaptanoğlu | Homologlar Evi

    > Fatma Nur Kaptanoğlu | Homologlar Evi

    Bir öğleden sonra güneşi pencerende kırılıyor. Bir parçası masanın üzerinde. Masanın üzerinde ekranını silmeyi ertelediğin bilgisayarın ve gün ışığı, kırık. Çalışmak, bu aralar senin için külfet. Her zaman külfetti ama bu aralar daha çok. Sonsuza kadar uyuyabilmek düşüncesi seni heyecanlandırıyor ama her an uyanabilme ihtimalinin varlığıyla. Yoksa asla işine yaramaz. Bilgisayarını açıyorsun. Mail kutunda üç...
    > Melisa Kurtcan | Aynen Başkası | günceli düşünme deneyi

    > Melisa Kurtcan | Aynen Başkası | günceli düşünme deneyi

    Aynen Başkası kimdir? Aynen Başkası bir kimliktir. Kimileri gerçekliğini sorgulayabilir bu kimliğin ya da bu kimliğin kimsesizliğinin. Önünde sonunda herhangi bir kimlikten daha eksik olmadığı söylenebilir. Eylem alanında etki sahibi olan her sanal oluşum gibi, bir yandan kendiliğimizi saklar, öte yandan da onu ifşa eder kurgusal oyununda. Sanal gerçeğin dünyasında sanalın gerçekliğinden bahseden filozoflar bunun...
    > Mehmet Davut Özdal | Bir Memo Anlatısı - 1

    > Mehmet Davut Özdal | Bir Memo Anlatısı – 1

    Lan bu duşun suyunu da bir türlü ayarlayamıyorum. Bi çok sıcak oluyor. Bi çok soğuk. Kendi kendine değişiyor. Ortada durmuyor. Aslında kovayla yıkanmak en iyisi. Şaban hoca bana mezhepleri bir araştır dedi. Aralarında inanılmaz farklar varmış. Google’a bile yazsan çıkıyormuş mezhepler arası farklar diye. O da inanıyormuş eskiden. Ay takvimi yanlış dedi bana. Mal mı...
    > Fatma Nur Kaptanoğlu | Sevgililerimiz ve Ölü Bir Kedinin Ruhuna

    > Fatma Nur Kaptanoğlu | Sevgililerimiz ve Ölü Bir Kedinin Ruhuna

      Elvin’e.   Az önce bir kedi ölmüş. Dibimizde. Ben yürüsem yedi adım, sen yürüsen minicik ayaklarınla onu geçer. Aslında az önce değil, günler olmuş öleli ama biz az önce haber almışız. Haber alınca o an olmuş gibi gelir ya. İşte öyle. Kurtlar bizden önce haberli. Kürekle almışlar kediyi. Kürekle plastik bir torbanın içine atar...
    > Furkan Çolak | Hiçbiryer'in Doğusu

    > Furkan Çolak | Hiçbiryer’in Doğusu

    1. Çınlama sandım önce, kulağım çınlıyor. Sonra korkmaya başladım. Sanki kulağımda bir hayvan var. Kulak zarımı kemiriyor. Ölüyorum sanmıştım sonra. Yerler zangırdıyor. Duvarlar bana doğru yürüyor — sendeliyor. Bir tek kulağımı hissediyorum, ağrı yok, kramp yok, sızı yok. Midem bulanmıyor ama başım dönüyor. Bütün hayatım kulağımın içinde yeni baştan olup bitiyor. Arkasından kulağımdaki acı aşağıya,...
    > Ozan Çınar | Tanrı ile Üç Dakika

    > Ozan Çınar | Tanrı ile Üç Dakika

    Konuşmayı sevmiyorsun ama bizi, hepimizi gördüğünü ve duyduğunu umuyorum. Benim gibi sen de görmeyi ve yaratmayı tercih ediyorsun. Ben senin şu anda bir yerlerde bir şeyler yaratıp yaratmadığını bilmiyorum. Yine de hatırlatayım, bizlere birtakım işaretler gönderiyorsun diye umut ediyoruz. Mesela dün, yaklaşık beş litre bira içtikten sonra sabaha karşı parmaklarımın arasında bir kaşıntıyla uyandım. Aklıma...
    > Cengiz Bulut | Kelebek

    > Cengiz Bulut | Kelebek

    Kelebek denen kesici aletin isminin nereden geldiğini Mazlum denen bir sığırın elinde bana saplanmak üzere havalanırken öğrendim. Mazlum gerçek bir sığırdı. Kelebek de gerçek bir kelebek. Kanatları şakarak dönüyor, havada çeşitli şekiller çizdikten sonra tamamıyla kapanıyor, ardından tekrar kanatlanıp havalanıyordu. Tüm bunlar çok kısa bir sürede gerçekleşse de yaşadığım şok, uçuş hareketinin ayrıntılarını keşfetmemi sağlıyordu....
    > Lâle Müldür | Yıkıntı ve Gizem

    > Lâle Müldür | Yıkıntı ve Gizem

    Yıkıntı ve gizem… Yıkıntı ve gizem… Yıkıntı ve gizem dedim ona… Ne anlatıyor sana bu? Çaresizce boş boş baktı bana. Açtım sonra onun içini… Hayatında olmasından korktuğun en büyük şey nedir? Daldı sonra büyük düşüncelere. “Yıkıntı ve gizem” dedim. Yıkıntı ve gizem sonra. Nedir olacağından en korktuğunuz şey? Olsa yapışacağın yere, bir sürü gizem kapısının...
    > İsmail Pelit | Ahmet Güntan'a Ölüm

    > İsmail Pelit | Ahmet Güntan’a Ölüm

    İsmail Pelit’in henüz yayımlanmamış Ahmet Güntan’a Ölüm romanından bir bölüm:   birinci parça: ‘mektup beklemenin uzayı’ mektup, modası geçmiş bir çalgıya benziyor ismail. şimdi bu çalgının sağlam görünmeyen tellerine seni düşünerek dokunuyorum. yok. çıkan sesler beğenilecek gibi değil. az önce dinlediğim cazla kulaklarımı çalkalıyorum. ruhumu seninkine hareket ettirecek güç müzikte, kelimeler feci çirkin. birkaç düzgün...
    > Orçun Ünal | Sonsuzluk ve Bir An

    > Orçun Ünal | Sonsuzluk ve Bir An

    I. Deney Doktor iki parmağı arasındaki ufak pembe hapı evirip çevirerek karşısındaki deneğe bir kez daha gösterdikten sonra, “Zaman yalnızca bir algı sorunudur,” dedi. Bir iki adım daha attı ve pencerenin önüne gelip durdu. Burnundan aşağı kaymış gözlüğünü orta parmağıyla düzeltti. Pencere camının ardındaki uçuruma takıldı gözleri. Boşlukla arasında hiçbir şey yoktu sanki. Belki de...